Alkol, tütün satışının sınırlandırılması üzerine çıkarılan yasa tasarılarının revaçta olduğu şu günlerde, alkol tütün kullanımını Osmanlı perspektifinden inceleyip, çıkarımlar yapmak istedim. Genel sanı Osmanlı 'da bu tür kullanımların olmadığı yönündeydi. Okuduğum belgelerde pek hala kullanıldığını gördüm. Ama asıl merak ettiğim şey devlet politikasının bu konuda ne olduğuydu.
Alkol hususuna baktığımda; Osmanlı Devleti 'nde alkolün hemen her dönemde olduğunu gördüm . Kısa bir süre, Sultan IV. Murad döneminde yasaklanmış. Bu dönemde de yasaklanma amacı dini değil siyasal sebepli olmuştur. Siyasal sebebi de Sultan IV. Murad 'ın yeniçeri zorbalıklarına son verme politikasının uzantısı olması. Karar net belli, yasaklamak yerine gelir elde etmek. Kanuni Sultan Süleyman 'ın konuyla ilgili Şarap Kanunnamesi bile var.
İçki yasağı olduğu dönemlerde bile yüzyıllar boyu süre gelip 1908 'lerin sonuna kadar devam etmiş bir gelenek olan ''ayyaşlar bayramı'' bir grup İstanbullu tarafından kutlanırmış. Ramazan Bayramı 'nın ilk gününe denk gelen bu bayram en namlı esrarkeşlerin mezarları başında içilerek yapılırmış.
Abdülmecid Efendi 1920 yılında yazdığı yayımlanmayan risalesinde Osmanlı 'daki 36 padişahı değerlendirmiştir. Bu değerlendirmede Osmanlı'nın yıkılışını bazı hükümdarların içkiye olan aşırı düşkünlüğüne bağlamıştır.
Keykavus 'un oğlu Giylanşah için kaleme aldığı öğüt kitabı olan Kabusname 'de bile, şarap içilecekse nasıl içilmesi gerektiğini anlatan öğütler yer almaktadır.
Diğer bir konu olan fuhuştan bahsedecek olursam; Osmanlı 'da fuhuşun kayıtlı tarihi 1565 yılına kadar gidiyor. Arşivlere göre bilinen ilk fahişeler Arap Fatı, Giritli Narin, Kirteli Nefise, Balatlı Ayni 'dir. Fuhuş 16 yy. öncesinde de vardır fakat belge yoksunluğundan daha geçmişi ile ilgili kaynak gösterilemediğinden bunlar kabul ediliyor.
II. Selim döneminde fuhuşu engellemek amaçlı ferman çıkartılmış fakat yine de önü alınamamış. Çamaşırcılık, kaymakçılık, esir tacirliği adı altında devam etmiştir. 1680 yılında ilk defa zina suçundan müslüman bir kadın taşlanmış.
Tarihçi Doç. İlbeyi Özer araştırmalarında devlet tarafından vergilendirilen genelev olduğunu söylüyor. Bu genel evlerinden genellikle Beyoğlu 'ndakiler gayrimüslimlere Kadıköy ve Üsküdar 'dakiler de müslümanlara hizmet ettiğini ve yaklaşık olarak 1920 genelev çalışanı olduğunu ekliyor.

Bakıldığı zaman net görülüyor ki; Osmanlı 'da da özellikle o dönem için uygun görülmeyen alkol, uyuşturucu ve fuhuş gibi davranışlar var. Buna rağmen devlet politikası her zaman yasaklamak yerine kontrol altına almak olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder